Sunday, October 26, 2008

işte bu, kendini bulmak üzere çıktığın yol. kaybedip kaybedip tekrar ucundan yakaladığın, kendini ararken bulduğundan hoşnut kalmadığın...İşte bu yol, içindeki kötüyü gördüğün, sımsıkı gözlerini kapadığın, kendini kaybetmeye çalıştığın... İçindeki kötüden korktuğun, onu iyi ile hapsettiğin, hapsettiğinin sana yaptığı mide asitleri arasında...
Çıktığın yol, bitmemek üzere.Bulmak; amacın sandığın. İsteğin; amacının yöneticisi.İçindeki iyinin, kötünün vücut bulduğu noktasın. Toplumun, ailenin, arkadaşlarının kaldırabileceği kadar iyisin, ya da kötüsün. İnsan olma Yolunda düşünce gücünün kontrolünü öğrenmeye adanmış yıllarının bütünüsün. İşte bu başlayan yolda, seçimlerin seni "SEN" yapacak

Monday, October 06, 2008

yenilenmek üzerine

bazen kaybetmek birşeyleri yenisini aramaya teşvik ediyor. yeniden keşfetmeye, yerinden kalkmaya zorunlu kalıyorsun. kalkmak istemezsin tabi. kalktığın an güvensizliğin dibe çekiyor seni. oturduğun yerde hiç batmaz ki gözüne. o da rahat. yürümeye başladığın an ayağına yapışıp acıtıyor. sen ağlıyorsun. sanıyorsun ki, seni ağlatıyor insanlar. ya da olaylar, şehirler, kuşlar , böcekler otobüsler, otobanlar, gelenler, gidenler... keşfetmek istemez ki kimse onu ağlatanın güvensizliği olduğunu. neyse kalkıyoruz ayağa, güvensizlik ısırıyor içten içe, canımız acıyor. ağlaya ağlaya yürümeye devam etmezsen bi bok olacağı yok. sonra işte kaybettiğinin bir benzerini elde ediyorsun kendi kendine çabalayarak. E kaybettiğini de bulursan tekrardan deyme keyfine=)